Başörtü yasağı ile ilgili Anayasa Mahkemesi’nin devrim niteliğindeki kararı, gündem yoğunluğu arasında kaynadı gitti.
Başörtü yasağı ile ilgili Anayasa Mahkemesi’nin devrim niteliğindeki kararı, gündem yoğunluğu arasında kaynadı gitti.
Oysa, Anayasa Mahkemesi, 1989 ve 1991 kararlarından sonra..
Refah ve Fazilet partilerinin kapatılma gerekçelerinde, başörtü yasağının kaldırılmasına yönelik propagandaların da gerekçeler arasında sayılmasından sonra.
Tam bir u dönüşü yaptı..
Yüzlerce Yargıtay kararında atıf yapılan başörtü yasağı kararını değiştirdi..
Başörtünün, laiklik aleyhtarı bir giysi olduğu şeklindeki 1989 ve 1991 kararlarını çöpe attı..
Hem de, üniversite öğrencileri için değil..
Bir adım daha ilerisi için..
Avukatlık kimlik belgelerine yapıştırılacak resimler için..
Böylece, üniversite öğrencileri için başörtü yasağını kaldıran YÖK kararı da, Anayasa Mahkemesi’nden onay almış oldu.
•
Ancak, başörtü yasağı ile ilgili karara, iki üye muhalefet etti.
Bunu da not edelim..
Yasakçıları tanıyalım..
Yasağın kalkmasının verdiği rahatlık içinde, kendimizi koyvermeyelim..
Kim o iki yasakçı?
Öncelikle ikisinin de, Ahmet Necdet Sezer tarafından Anayasa Mahkemesi üyeliğine atandığını belirteyim..
Yani iki yasakçı, bize Necdet Sezer’den yadigar..
Hukukçu dediğin de böyle olur işte.
Adam, Anayasa Mahkemesi’nde yıllarca hakimlik, hatta başkanlık yaptı.
Kamuoyunda takdim edilirken, büyük bir hukukçu olarak ismi okunuyor…
Ama 17 kişilik Anayasa Mahkemesi üyeleri arasında, iki kişi yasaktan yana oy kullanıyor..
O iki üyeyi atayan da, o büyük hukukçu dediğimiz Sezer’in belirlediği isimler..
Üstelik onlardan birisi, Sezer’in uzatmaları oynadığı aylarda atadığı bir isim.
Bana sorarsanız, Anayasa Mahkemesi üyeliği bile tartışmalı.
Çünkü Sezer’in görev süresi Mayıs 2007’de dolmuştu.
Görev süresi dolduğu ve yeni cumhurbaşkanı da seçilemediği, seçtirilmediği için, TBMM Başkanı’nın Cumhurbaşkanlığı’na vekalet etmesi gerekiyordu.
Sezer bu uygulamaya imkan vermedi..
Koltuktan inmedi.
Normal Cumhurbaşkanı imiş gibi atamaları da yaptı.
O iki üyeden birisi de, işte o ara dönem ürünü!
•
Yasakçıların isimlerini de verelim..
Birisi Osman Paksüt..
CHP’nin eski milletvekillerinden birisini oğlu..
Diğeri de, Zehra Ayla Perktaş (uzatma döneminde atanan üye).
Demek ki ne imiş?
Başörtü yasağının kalktığı gerçeği karşısında, öyle rehavete kapılıp da, “Ne var ki bunda. Gayet doğal bir uygulama. Yasakçılık esas, akla ziyan bir durum” demeyin.
Bugün dahi.. Türkiye’nin en yüksek mahkemelerinden birisinde.. 17 üyeden ikisi, o yasağı savunabiliyor..
Ve bunlara rağmen, o yasak kaldırılıyor..
Bu iki ismin destekçilerinin de, kimler olduğunu hatırlatmaya gerek yok ama..
Kimler destekçiler?
CHP ve o kafanın adamları..
•
CHP eski milletvekili Emin Paksüt’ün oğlu Osman Paksüt, biraz utanarak, biraz çekingen ifadelerle başörtü yasağının kaldırılmasına itiraz ediyor.
Esas itiraz ise, kendisi de bir hanım olan Zehra Ayla Perktaş’tan geliyor.
Başörtü yasağını, eveleyip gevelemeden, 1989 ve 1991 tarihli Anayasa Mahkemesi kararlarına atıf yaparak, yasakçılığı net olarak savunuyor:
“Başvurucunun kamusal nitelikte bir görevi yürütmekte olduğu gözetildiğinde, Anayasa Mahkemesinin 7.3.1989 günlü E.1989-1 K.1989-12 sayılı, 9.4.1991 günlü E.1990-36 K.1991-8 sayılı, 5.6.2008 günlü E.2008-16 K.2008-116 sayılı kararlarında belirtildiği üzere kamu düzeni bakımından Anayasa’nın 24. maddesinde belirtilen din ve vicdan hürriyeti ve 10. maddesinde belirtilen kanun önünde eşitlik ilkesine göre bir hak ihlali bulunmadığı düşüncesiyle aksi yöndeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.”
Bu bayan hakimin, Hacıbektaş kültürüne de yakın birisi olduğunu söyleyerek, herkesi samimiyete davet edelim..
Hacıbektaş’ın ismini kullanıyorsunuz ama..
Kendinize yönelik haklar, talepler söz konusu olduğunda, Hacıbektaş’ı öne çıkarıyorsunuz ama..
Sizden farklı düşünen insanlar söz konusu olduğunda da, Hacıbektaş’ın ne dediğine hiç bakmıyorsunuz.
Kendi grubunuzdaki insanların/hakimlerin/bürokratların yaptıkları yanlışlara hiç sesinizi çıkartmıyorsunuz..
Samimi iseniz, buyrun önce siz karşı çıkın, Ayla Perktaş’ın, başörtü yasağını savunan o muhalefet oyuna..